BİZ KİMİZ ?
Güngör
Avukatlık Bürosu

Güngör Avukatlık Bürosu uzun yıllara dayanan kurumsal tecrübesi, alanında uzman avukat kadrosu ve farklı hukuk dallarında akademik ünvana sahip danışmanlarıyla, temsil ettiği müvekkillerine ceza hukuku başta olmak üzere çeşitli hukuk dallarına ilişkin her türlü hukuki uyuşmazlıkta danışmanlık ve avukatlık hizmeti sunmaktadır.

...Gayemiz hukuka uygun bir yargılama sonunda her ihtilafın evrensel adalet ilkelerine uygun biçimde çözüme kavuşturulmasıdır. Böylelikle Doğruluğun Ağzı bir daha açılmamak üzere kapanacaktır.
0
Yıllık
Tecrübe
Logomuz & Felsefemiz

Doğruluğun Ağzı’nın (La Bocca della Verita) hangi tarihte ve ne amaçla yapıldığı, kimin elinden çıktığı ve nerede kullanıldığı belirsizdir. Bugün Roma’da bulunan Santa Maria in Cosmedin kilisesinin duvarında asılıdır.

Güngör Avukatlık Bürosu
Faaliyet Alanlarımız
Güngör Avukatlık Bürosu, başta ceza hukukuna ilişkin uyuşmazlıklar olmak üzere, hukukun farklı alanlarına giren konularda avukatlık ve danışmanlık hizmeti sunmaktadır. Ülkemizin her yerinde farklı nitelikteki cezai uyuşmazlıklar soruşturma aşamasından itibaren yargılamanın son adımına dek takip edilmektedir.

Teknolojinin insan yaşamındaki etkisindeki artışa paralel olarak daha çok işlenir hale gelen bilişim suçları ile internet ve özellikle sosyal medya aracılığıyla işlenen suçlardan kaynaklanan uyuşmazlıklarla ilgili olarak da etkili bir hukuki hizmet verilmektedir.

Büromuz, cezai nitelikteki uyuşmazlıklar, idari müeyyidelerin uygulanmasına ilişkin uyuşmazlıklarla ilgili davalar ve idare nezdindeki başvurular, Kabahatler Kanunu ve başkaca kanunlardan kaynaklanan idari ihlallerle ilgili davalarda da avukatlık hizmeti sunmaktadır.

Özel hukuk sözleşmelerinin hazırlanması, mevzuata uyum sağlanması gibi konularda uzman akademisyenlerin de desteğiyle danışmanlık hizmeti sunulmakta, hem ulusal hem de uluslararası nitelikteki ticari uyuşmazlıklarda taraflar temsil edilmektedir.
Güngör Avukatlık Bürosu
Etik İlkeler

Güngör Avukatlık Bürosu’nda esas aldığımız ilkeler; müvekkil memnuniyeti, kaliteli hizmet anlayışı, kapsamlı hukuki uygulamalar, sürekli gelişim, verimli ve saygılı iş ortamı, ve son olarak şeffaflık olarak sıralanabilir. Bu kapsamda; müvekkilin mevcut yahut doğabilecek her tür hukuki ihtilafının çözümüne yönelik olarak, en kaliteli ve doğru hukuki yolu göstermek asli amacımızdır. Bu amaca sürekli olarak ulaşabilmek için; Büro politikamız çalışanların devamlı eğitimini öncelemektedir.

01

Kurum içi Eşitlik

Amacımız toplumumuzun ve tabi olduğumuz hukuk kurallarının; ırk, etnik köken, inanç ya da inançsızlık, cinsiyet, siyasi veya iktisadi sınıf ayrımı yapmaksızın veya herhangi bir engeli olup olmadığına bakmaksızın tüm insanları eşit değerlendirmesidir.

02

Sosyal Sorumluluk

Avukatlarımız, imkanlarımız dahilinde hassas grupların korunmasına yardım etmek, sivil toplum kuruluşları ile işbirliği kurmak, dezavantajlı grupları hukuki yahut idari makamlar nezdinde temsil etmek ve akademik veya akademi dışı eserler aracılığı ile mevcut hukuki mekanizmaların ilerleyişine katkı sunmak gibi pek çok konuda ve projede gönüllülük esasıyla görev almaktadır.

01

Kurum içi Eşitlik

Amacımız toplumumuzun ve tabi olduğumuz hukuk kurallarının; ırk, etnik köken, inanç ya da inançsızlık, cinsiyet, siyasi veya iktisadi sınıf ayrımı yapmaksızın veya herhangi bir engeli olup olmadığına bakmaksızın tüm insanları eşit değerlendirmesidir.

02

Sosyal Sorumluluk

Avukatlarımız, imkanlarımız dahilinde hassas grupların korunmasına yardım etmek, sivil toplum kuruluşları ile işbirliği kurmak, dezavantajlı grupları hukuki yahut idari makamlar nezdinde temsil etmek ve akademik veya akademi dışı eserler aracılığı ile mevcut hukuki mekanizmaların ilerleyişine katkı sunmak gibi pek çok konuda ve projede gönüllülük esasıyla görev almaktadır.

Sıkça Sorulan
Sorular

Vekaletname çıkarmak isteyenler, doğrudan doğruya kendileri nüfus cüzdanları ya da pasaportlarıyla birlikte, Türkiye’de herhangi bir notere giderek, hukukî hizmet talep ettikleri avukatlarının vereceği bilgiler doğrultusunda, vekalet konusu işin niteliğine uygun olan vekaletnameyi çıkartabilirler. Yurtdışında vekaletname çıkarmak isteyenler ise, bulundukları ülkedeki Türk Konsolosluğu’na yine bizzat kendileri, nüfus cüzdanları ya da pasaportlarıyla birlikte giderek, hukukî hizmet talep ettikleri avukatlarından kendilerine verilecek bilgiler doğrultusunda, vekalet konusu işin niteliğine uygun olan vekaletnameyi çıkartabilirler. Yabancı bir ülkede, o ülkenin yetkili makamları tarafından doğrudan düzenlenen veya onaylanan vekaletnameler, o ülkedeki Türk Konsolosluğu tarafından onaylanmadıkça söz konusu vekaletnamelerin Türkiye’de kabul edilmesi mümkün değildir.

Avukatın vereceği hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmetlerinden yararlanabilmek için öncelikle çalışmak istediğiniz avukatla “Avukatlık Hizmet Sözleşmesi” yapmanız gerekmektedir. Bu sözleşmenin sözlü veya yazılı yapılması mümkün olmakla birlikte, yazılı şeklin seçilmesi her iki taraf için de daha sağlıklı olacaktır.

Dava takibi ve resmi kurumlar önünde temsil gibi hizmetler söz konusu ise, noterden çalışılacak avukatın adına düzenlenen vekâletnamenin çıkartılması zorunludur. Daha önce aynı avukata vekâletname çıkarmış olmanıza rağmen bir sonraki talep edilecek hizmet kişiye sıkı sıkıya bağlı haklara ilişkin ise, noterden özel yetki içeren yeni bir vekaletname çıkarttırmanız gerekmektedir.

Türk hukukunda hiçbir mahkeme veya hukuk dalında böyle bir zorunluluk bulunmamaktadır. Kendi davanızı kendiniz de açabilirsiniz yahut takip edebilirsiniz. Ancak hukukun çok fazla dalı bulunmakla birlikte titizlikle yürütülmesi gereken bir süreç söz konusudur. Profesyonel bir yardım ile bu sürecin yürütülmesi kişi açısından faydalı olmaktadır. Bir hukukî konudaki talebin yanlış dile getirilmesi durumunda kişiler haklı davalarında haksız duruma düşebilirler, hakkı olan durumlara dair hiçbir sonuç alamama ihtimalleri de bulunabilir. Usul kurallarına aşina olmamak, hakkın kaybı ile sonuçlanabilir. Bu açıdan da alanında deneyimli kişilerden yardım almak, kişiye zaman kazandırabilmek ile beraber ekonomik açıdan da tasarruf edebilmesini sağlar.

Bu konuya “kesin” gözüyle bakılmamalıdır. Bu durum doktorlar için de geçerlidir. Hiçbir doktor, bir kanser hastasına tedaviye başlayacağını belirttiğinde o kişiye “kesinlikle iyileşip eski sağlığına direkt kavuşabileceğini” vaat etmemelidir. Bu durumu avukatlara uyarlayacak olursak hiçbir avukatın davanın kesinlikle kazanılacağına dair bir taahhütte bulunmaması gerektiğini söylemek gerekir. Müvekkillerimize söz verebileceğimiz tek husus, hukukî taleplerine yönelik elimizden gelenin en iyisini yapacağımız ve disiplin içerisinde süreci yürüteceğimizdir.

Öncelikle belirtilmesi gereken husus, dava açarken, belli bir miktar yargılama harcı ile davada yapılacak masrafların oluşturduğu ve her yıl Adalet Bakanlığı’nca yayınlanan listede gösterilen miktar kadar gider avansını davacı kişinin mahkemeye yatırması gerekmektedir. Eğer davacı, davayı kazanırsa bu giderleri ve harç parasını karşı taraftan geri alabileceğine dair mahkeme kararında davayı kaybeden karşı tarafa sorumluluk yüklenir. Ancak unutulmamalıdır ki davayı kazanan davacıya ödenecek masraflar sadece yargılama masrafları ile sınırlıdır. Kazanılmış davaya hazırlanmaya yönelik yapılmış masraflar, ulaşım giderleri, avukata ödenen vekâlet ücreti gibi masraflar davayı kazanan davacı tarafına geri ödenmeyecektir.

Blog & Akademik yayınlar
The Amendment on Turkısh “Socıal Medıa Law” and Repercussions wıthın the Legal Sphere

Law no. 5651 – publicly known as the “Social Media Law” has been amended on 29.07.2020 by the hands of the Turkish Parliament. Simply, there are some new legal elements and procedures introduced by the amendment which shall be scrutinized and understood by any social media provider/company/platform in order to proceed with the service without receiving monetary fines in bulk.

Güngör Avukatlık Bürosu